3. Sempozyum – 2011

İnşaat Mühendisleri Odasının Dünya İnşaat Mühendisleri Konseyi (WCCE)ve Avrupa İnşaat Mühendisleri Konseyi (ECCE) ile ortaklaşa düzenlediği, ev sahipliğini İMO Antalya Şubesinin yaptığı Kültürel Mirasın Depremden Korunması Konferansı 31 Ekim-1 Kasım 2011 tarihlerinde Antalya`da gerçekleştirildi.


Konferansın açılış konuşmaları İMO Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Harp, Dünya İnşaat Mühendisleri Konseyi (WCCE)Başkanı Emilio Colon, Avrupa İnşaat Mühendisleri Konseyi (ECCE) Başkanı Gorazd Humar, Konferans Düzenleme Kurulu Başkanı Tuğrul Tankut, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın ile Kültür Bakanlığı adına Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Serhat Akcan tarafından yapıldı.


Konuşmasına Van`da 23 Ekim günü meydana gelen depremin yarattığı büyük yıkıma ve siyasi iktidarın deprem sonrası yapılan arama kurtarma çalışmaları ile yardım dağıtımlarını iyi yönetemeyerek, krize dönüştürmesine dikkat çekerek başlayan Serdar Harp,  İktidarın bir deprem ülkesinde yaşıyor oluşumuzun gereklerine uygun adımlar atmadığını, gerekli önlemleri almadığını ve İnşaat Mühendisleri Odası`nın uyarı ve önerilerine kulak tıkadığını belirtti. İktidarın bu tavrının bedelini yüzlerce insanımızın canıyla ödediğini söyleyen Serdar Harp, ayrıca Türkiye`nin dört bir yanından, dayanışma kervanlarının bölgeye sevk edildiğini ancak bu yardımların organizasyon eksikliği nedeniyle depremden zarar gören halka ulaştırılmadığını kaydetti. İMO ve TMMOB`nin de bölgeye yardım kervanları gönderdiğini söyleyen Serdar Harp, Oda olarak her ne olursa olsun halkın yanında saf tutacaklarını vurguladı.


Rakamlarla Türkiye`nin deprem gerçeği ile ilgili bilgiler aktaran Serdar Harp, deprem gerçeği karşısında şimdiye kadar iktidara gelenlerin gereken önlemleri almadığını, bilimi bir kenara ittiklerini ve kısa vadeli kazançlar doğrultusunda hareket ettiklerini söyledi. Serdar Harp, yaşanan felaketlerin kader olmadığını belirterek, “ülkemiz artık yara sarmakla sınırlı bir yaklaşım yerine, önleyen, zararı en aza indirgeyen, insan hayatını korumayı hedefleyen, insanın sağlıklı yaşamasını asli amaç haline getiren, odağında insan olan bir yaklaşıma ihtiyaç duymaktadır. Doğa olaylarının doğal afetlere dönüşmesi kader değildir. Hem mesleğimiz hem de toplumcu bakış açımızdan dolayıdır ki; gözlerin köreldiği ve kulakların sağırlaştığı bir coğrafyada, gören göz ve duyan kulak olmaya devam edeceğiz. Bilimin ve tekniğin ışığında, insanlığı temel alarak hayata ve halkımıza sahip çıkacağız” dedi.
Anadolu topraklarının onlarca medeniyete ev sahipliği yaptığını ancak bu medeniyetlerin tarihi ve kültürel mirasına yeterince sahip çıkılmadığını belirten Serdar Harp,


“Yaşadığımız topraklar onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış ve her uygarlık bu topraklara iz bırakmıştır. Tarihi yapılarla karşımıza çıkan geçmiş uygarlıkların kalıntıları, geçmişimizin ve tarihte yaşanan değişimlerin anlaşılabilmesi açısından günümüze de ışık tutmaktadır. Geçmişe sahip çıkmak, onu aşmak ancak onun doğru kavranması ile mümkündür.


Ancak ne yazık ki Anadolu`nun kadim topraklarında yaşamış olan uygarlıkların kültürümüzde ve tarihimizdeki yerini yeni kuşaklara aktaramadık. Tarihi ve kültürel mirasımıza sahip çıkamadık, yaşanan talanlara ve yıkımlara sessiz kaldık” dedi. 
Serdar Harp, bu anlayışın bir an evvel yakılması gerektiğine vurgu yaparak “Ancak bu anlayış yok edildikten sonra, iradi süreçlerimizin dışında kalan doğa olaylarının tarihi ve kültürel mirasımız üzerindeki bozucu ve yıkıcı etkisiyle uğraşabiliriz. Günümüze değin ayakta kalmayı başarabilmiş yapılarımız için yıkıcı tehditler hala varlığını sürdürmektedir. Bu tehditleri bertaraf etmenin yolu bilimin ve tekniğin ışığından daha fazla yararlanmaktan geçmektedir. Bu adım tarihimize karşı göstermiş olduğumuz sorumluluğun yanında geleceğimiz için de oldukça önemlidir. Çünkü konferansımız aracılığı ile attığımız bu adım tarihin sürekliliği içerisinde bir köprü vazifesini yerine getirmektedir. Yani tarih bizlerin bu çabaları ile geleceğe taşınacaktır” diye konuştu.


Tarihi yapıların korunmasında ve geleceğe sağlıklı devredilmelerinde inşaat mühendisliğinin kilit bir role sahip olduğunu hatırlatan Serdar Harp, İMO`nun bu Konferans aracılığıyla tarihi bir sorumluluğu yerine getirdiğine dikkat çekti.

Konferansta 43 sözlü, 12 poster, 2 kurumsal sunum yapıldı

Yüzyıllardır doğa olaylarına rağmen ayakta kalmayı başarabilmiş tarihi ve kültürel yapıların korunması ve gelecekte de varlıklarını sürdürmeleri için ülkemizde ve dünyada yapılan araştırma sonuçlarını ve başarılı uygulamaları inşaat mühendisleri ve konunun ilgilileriyle paylaşma amacı taşıyan uluslararası Konferansa yurtdışından ve Türkiye`den yaklaşık 300 bilim insanı, uzman ve inşaat mühendisi katıldı.


İki gün süren ve 9 çağrılı konuşmacının katıldığı Konferans boyunca 43 sözlü sunum, 12 poster sunum ve 2 tane de kurumsal sunum yapıldı.


Tarihi ve kültürel mirasın depremden korunması için yapılması gereken çalışmaların tüm boyutlarıyla ele alındığı Konferansın ikinci günü İMO Antalya Şubesi`nde WCCE Başkanı Emilio Colon, ECCE  Başkanı Gorazd Humar ve Serdar Harp`ın katıldığı bir basın toplantısı düzenlendi. Basın mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında 23 Ekim 2011 tarihinde Van`da meydana gelen depremle ilgili değerlendirmeler yapıldı.


Konferansın sonunda Konferans Düzenleme Kurulu Başkanı Tuğrul Tankut, konferansı içerik, kapsam ve organizasyon yönünden değerlendiren bir sunum yaptı.
Konferans, WCCE Başkanı Emilio Colon, ECCE  Başkanı Gorazd Humar ve İMO Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Harp`ın katılımcılara yaptığı teşekkürle sona erdi.

Konferansın Bildiri Özetleri Kitabı’na ulaşmak için tıklayınız.
Konferansın çağrılı konuşmacılarının yaptığı sunum ve konuşmalar kitabına ulaşmak için tıklayınız.

3. Sempozyum – 2011
Başa dön